NIETZSCHE AĞLADIĞINDA BEN GÜLÜYORDUM








13 Aralık 2011 Salı

Cehalet Mutluluktur.

     ''Her hangi bir, iki bacağın arasından çıkıp, dilediğin yumurtalığı seçemiyorsan eğer, hangi özgür hayattan bahsediyorsun? Örneğin, babanın o prezervatifi kullanmaması senin elinde miydi? Değildi. Bir araya gelen milyonlarca ihtimalin olasılıklı bir birleşimisin sen. Annenle babanın tanışmasından söz ediyorum yani. Hey sana söylüyorum anlıyor musun beni?'' diye isyan etti adam. Çocuk, adama  böyle düşünmesinin sebebini sorduğunda ise, bir iki saniye çocuğun yüzüne anlamsızca baktıktan sonra, yanıt vermeden atladı açık olan pencereden.

     Çocuk yerde hareketsizce yatan adama bakarken, az önce onun söylediği cümleleri aklından geçirdi ''...Annenle babanın tanışmasından söz ediyorum yani...''. ve annesi ile babasının kendisini bebekken terk ettikleri, bu yüzden de onları hiç tanımadığı için memnun oldu. Sonra yatağına dönüp uykuya daldı.

     Özgürlük çocuk için hiç bir şey ifade etmiyordu.Adamın söylediklerinden tek kelime dahi anlamamıştı. Gerçekte ne anlatmak istemişti, niçin intihar etmek istemişti, hiç bir anlam veremedi. Bu yüzden de çoğu insan gibi bütün söylediklerine kafa yormak yerine, sadece son söylediği cümleyi düşündü. O asla böyle bir şey yüzünden hayatına son vermezdi. Cehalet onun en büyük silahıydı. Cehalet onun için mutluluktu. O bunun farkında olmasa bile...

     Özetle; Cehalet gerçekten mutluluktur. Sorgulamadan ve amaçsızca yaşanan bir hayat gerçekten çok uzun sürebilir. Boş ama mutlu bir hayat, boş ama uzun bir hayat.

 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder