NIETZSCHE AĞLADIĞINDA BEN GÜLÜYORDUM








2 Ekim 2015 Cuma

KEDİNİN KUYRUĞU YOK

     Mevsim, soğuk. Masanın bir ayağı kırık ama yine de ayakta işte; bizim gibi. Ayağın olması gereken yerde ise kedi kıvrılmış uyuyor. Kedinin kuyruğu yok. Geçen bahar hallendi biraz, tutamadı kendini dışarı attı. Bir saat sonra döndüğünde kuyruğu yoktu. Sordum ama tek bildiği ancak ''Miyavlamak.'' Bu baharda hallenirse kaybedecek bir kuyruğu daha yok yani. Bu kedi için iyi kuyruk avcıları için kötü haber sanırım. Neyse, kedinin hikayesi bu kadar.

     Bir de köpek var. O bizim değil, yan komşunun. Bütün uzuvları tastamam. Ama yine de geçen hafta sonu sabah vakitleri yerde ölü bulundu. Komşu pencereden atladığını söylüyor. İntihar etmiş olabilirmiş. ''Yahu,'' dedim. ''Bizim kedinin kuyruğu yok, azıcık depresyonda biraz fazla uyuyor ama hiç intiharı düşünmedi şimdiye kadar. Sizin köpeğin ne sorunu vardı ki?'' Bildikleri kadarı ile hiç bir sorunu yokmuş rahmetlinin. Hiç bir şeyini de eksik etmemişler bugüne kadar. Anlam veremiyorlarmış bu intihara bir türlü. Baş sağlığı dilediğimde, yalnızca evin en küçüğü bıyık altından gülümsedi. Sanırım bir tek o normaldi.

     Bu hikaye kuyruğu olmayan kedinin hikayesi olduğu için bu kadar. Bir gün kuyruğuna ne olduğunu söylerse söz onu da yazarım.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder